Ölüme Hazırmıyız?
Beni öldürün ey
dostlarım. Şüphesiz hayatım ölümümdedir. Ölümümde hayat, hayatımda ölüm vardır.
(Hallac-ı Mansur Hz.)
Can çıktıktan sonra yaşamaya şaşılır.”
“Ey iman etmiş kimseler! Kendisinden sakınılması gerektiği şekilde Allah’tan Hakk’ıyla sakının ve siz ancak Müslüman kimseler olarak ölün!” (Ali İmran 102)
“Ölümü çok anın. Kim ölümü çok anarsa, Allah onun kalbini ihya eder ölümünü kolaylaştırır.” (Hadis-i Şerif)
“Ölmeden önce ölünüz, hesaba çekilmeden kendinizi hesaba çekiniz.” (Hadis-i Şerif)
Hz. Ömer (R.a.) Peygamberimize (sallallahu aleyhi ve sellem) “Bana nasihat et Ya Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) deyince Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ona: “Sana ölüm yeter!” buyurmuştur. “Akıllı kimse kendisini hesaba
çekip ölüm için hazırlanan kimsedir.” “Lezzetleri yıkanı, eğlencelere son veren
ölümü çok hatırlayınız.” “Vaiz olarak ölüm, zenginlik olarak yakin, meşguliyet
olarak ibadet yeter.” “Kendini ölmüş kabul et.” “Ölüm müminin hediyesidir.”
(Hadis-i Şerif)
“Allah’a kavuşmanın şeklinin alameti, rahatta iken ölümü istemektir.” (Hz. Osman r.a.)
“Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve herkes yarına ne hazırladığına baksın.” (Haşr 18)
“Üç şey ölünün ardından kabre kadar gider, ehli, malı ve ameli ikisi geri döner birisi kalır. Dönenler ehli ve malı kalan amelidir.” (Hadis-i Şerif)
”Kabre hazırlıksız
giren, denize kayıksız açılmış gibidir.” (Hz. Ebu Bekir Ra.) Hayatta iken kabrini
kazan bir zata Hz. Ebu Bekir r.a. “Kabir kazmak marifet değil, kabir için
hazırlanmak marifettir.” Buyurmuştur.
Fakat cihanda ona yeni baştan bir hayat var.”
(Mevlana Hz.)
”Kim Allah‘a kavuşmayı dilerse, Allah’da ona kavuşmayı diler. Her kim de Allah’a kavuşmayı hoş görmezse, Allah’da ona kavuşmayı hoş görmez.” (Hadis-i Şerif)
1- Dünyayı sevip, ahireti unutacak,
2- Hayatı sevip, ölümü unutacak,
3- Saray ve köşkleri sevip, kabirleri unutacak,
4- Malı sevip hesabı unutacak,
5- Yaratılanı sevip yaratanı unutacak.” (Hadis-i Şerif)
Meyden ve maşuktan son zevkini al,
Vakitleri boşa giderse, yazık olur.”
(Hafız)
“Allah’ü Teâla, her hastalığın ilacını yaratmıştır. Yalnız, ölüme çare yoktur.” (Hadis-i Şerif)
Ölüm anında insanda şu üç sıfattan başka hiçbir şey kalmaz:
1- Kalbin dünya kirlerinden temizlenmesi.
2- Kalbin Allah’ın zikriyle yakınlık kurması.
3-Kalbin Allah sevgisiyle neşeye gark olması.
Kalbin temizlenmesi, ancak dünya şehvetlerinden kaçınmakla mümkün olur. Zikre yakın olmak ise, ancak çok zikir yapmakla mümkün olur. Allah sevgisi ise, ancak marifetle elde edilir. Allah’ın marifeti ise daima zikir yapılmadıkça bilinmez.” (İmam-ı Gazali Hz.)
Ey Kardeşim! Cenab-ı Hakk’a muhabbetin alameti yedidir. Birincisi ölümü sevmektir. “Ölüm müminin hediyesidir.” (Hadis-i Şerif) “Kulluk vazifelerini yerine getirdikten ve zikir halkasından sonra ölüm beklemede olmalı gönülde hiçbir arzu kalmayıp hiçbir düşünceye bağlılık bulunmayınca ölüm ilahi hediyedir kavuşmaya vesiledir.” (M. Canı Canan Hz.) “Ölüme düşkün ol ki, hayat bulasın.” (Hz. Ebu Bekir r.a.) “Hem değil mi ki, canı Allah almaktadır; bil ki ölüm has kullar için şeker gibi tatlıdır. Ölüm korkutucu kılan, zorlaştıran, şu ten kafesidir. Teni bir sedef gibi kırdığın zaman, ölümün inciye benzediğini sen de göreceksin. Bil ki ölüm, ruhun başka bir âleme doğma hadisesinin bir sancısıdır. Yani bu fani âlem için adı ölümdür ama baki ve ebedi olan âlem için adı doğumdur!” (Mevlana Hz.)
“Sizden kimse Allah hakkında hüsnü zanda bulunmadan ölmeyecektir.” (Hadis-i Şerif) Bu Hadis-i Şerifte ölüme yakın Allah’ın rahmetinden ümidin galebe çalacağını müjdeler. Tarikat ve tasavvufta ehl-i kemale ermemişse insan son nefesde kemale erdirilir Allah’ın izni ile.
“Ölmeyi istemediğin halde ve durumda olma! (Şah-ı Nakşibendi Hz.) Şüphe yok ki, kul hangi nefeste kabz olunacağını bilmez. Bazen gaflet halinde kabz oluna bilir, bu durumda kabz olunan, huzur üzerine kabz olunan bir birine eşit olmaz. Zira huzur üzerine kabz olunan Hakk’a teveccüh ederek haşr olunur. Gafletle kabz olunan ise Hakk’tan başkasına teveccüh ederek haşr olunur. Bu durumda bulunan kişi sürülmeye ve kovulmaya müstehak olur, Allah korusun. (M. Arabi Hz.)
Hakikati, ancak Allah söyler, doğru yolu ancak “O” gösterir!
Ölmek iki
kısımdır: Biri Mevt-i İhtiyari, diğeri Mevt-i Izdırari’dir. Mevt-i
Izdırari, her şey ölür كُلُّ نَفْسٍ ذَٓائِقَةُ الْمَوْتِۜ “Herkes, ölümü
tadacak” (Enbiya, 21/35), her kişi mevti zevk eder. Ve Mevt-i İhtiyari,
kâmiline mahsustur. (Mutu kable ente mutu) “Ölmeden evvel ölünüz.” haberde
varid oldu. Mevt-i İhtiyari fenafillâhtır. Ol taife-i Aliyelerin haşirleri
ve neşirleri dünyada olur.
وَلِلّٰهِ الْمَشْرِقُ وَالْمَغْرِبُ فَاَيْنَمَا تُوَلُّوا فَثَمَّ وَجْهُ اللّٰهِۜ اِنَّ اللّٰهَ وَاسِعٌ عَل۪يمٌ “Doğu da Allah'ındır batı da. Nereye dönerseniz Allah'ın yüzü (zatı) oradadır. Şüphesiz Allah'(ın rahmeti ve nimeti) geniştir, O her şeyi bilendir.” (Bakara 115) Bu ayetin sebebi nüzulü: Sahabelerden bir kaçı seferde olup, sisli bir havada kıbleye tahrime edip namaz kıldılar. Badehu sis açılınca kıble kâbeye isabet etmeyip, namazlarını iade etsinler mi diye Hz. Resulullah (S.A.V.)’e gelip sual ettiler. Bu ayet nazil oldu. Yani her nereye dönerseniz Hakk’ın Vechi/Zatı oradadır. Bir yüze hasrolmaz. Cesedin kıblesi kâbedir, ama insanın kıblesi veçhi Hakk’dır. Lâ kayıd velâ hasır zikri daimin kıblesi olduğu gibi ve kâbe vücudu Hakk’dan bir veçhedir. Ve cesed kıblesi kayıd tarikiyle olması emri Hakk’la oldu. Cesede mukayyet kıbleden gayri olmaz. Zira cesed mukayyeddir.
El-Aziz İrfan Ocağı - Muhammed Bedri Hüdayi Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüme Hazırmıyız? Ölüm öncesi sonrası kabir