Huzur Üzere Nefes Alıp Verme "Huş Der Dem"
Aldığımız verdiğiz her nefeste kalbin Allah ile huzurda olmasına tasavvufta “Huş Der Dem” denir. Nefesleri Allah ile ihya etmek, Allah’a yönelmekle onlara hayat kazandırarak Allah’a ulaşmaktır.
Her nefes alış verişimizde “Hu” deriz beden diriliği buna bağlıdır. Her
nefes alır verirken Allah ile huzurda olursak ruh uyanır ve zat tecellisine
kavuşuruz. Nitekim: “Rabbini zikredenle,
zikretmeyenin hali diri ile ölü gibidir.” Hadis-i Şerifi de bunun açık bir
delilidir. “Hu mukarrebunun makamı olup makamların en yücesidir. Buna göre
lizatihi var olan sadece o’dur. O’nun dışındakiler mümkün varlıklardır ve yok
hükmündedir.” (Razi) Gönüle düşüncelerin hücum etmesi feyzin gelmesine mani
olur. Düşünceleri batından men etmek
için daha düşünce gelir gelmez gönlü tutmak gerekir. Bunun en kolay yolu aklı
nefese raptetmektir.
Hakk Teâla’yı anmadan bir nefes alıp vermeyesin.”
Hakk’a yönelenlerin susuzlukları her nefeste artar ve her ne zaman
tecellilerin tatlı ve lezzetli suyunu tatsalar bu ancak onların susuzluğunu artırır. Ne onların İlahi
Cemale olan susuzluklarından bir eksilme, ne de Feyyaz-ı Hakiki’nin onlara feyz
olarak bahşettiği hayat suyunda bir kesilme meydana gelir.
Ne şarap tükendi ne de hararetim geçti.”
(Beyazıd-i Bestami Hz.)
Hz. Ali (k.v) çok defa “Ya Hu,
Ya Men Hu, La İlahe İlla Hu” diye zikrettiğinin sebebi kendisine sorulduğunda.
“Hu”nun ismi Azam olduğunu söylediği rivayet edilir. Gazali (r.a)’da “La ilahe
illallah”ın avamın tevhidi, “La ilahe illa Hu”nun havassın tevhidi olduğunu
söyler. Mesela “Şafi” ismiyle şifa umulur. “Hu” ismiyle yalnız O’nun Zatı
istendiğinden bu ismin tecellisi kâmil bir keşiftir.
Huş Der Dem’in önce gönül zikri ile olması zaruridir. Zikr kuvvetlenip, ism-i zat’ın sesi hayal kulağına ulaşınca sonra her nefeste teveccüh ve Zati İlahiye agâhlık gerekir. Düşünceleri batından men etmek için daha düşünce gelir gelmez gönlü tutmak gerekir ta ki vesveseler ve hadisi nefs, vukuat çıkarmasın. Gönüle düşüncelerin hücum etmesi feyzin gelmesine mani olur.